Sıtkı Hocam
Sen Küçüktün Hatırlamazsın
Dün, bir yerel kanalda
“Bisiklet Hırsızları” vardı
http://www.imdb.com/video/screenplay/vi4035510553/
Film II. Dünya Savaşı sonrası
İşsiz bir babanın
Duvarlara afiş yapıştırarak
Yaşamını sürdürmeye çalışırken
Çaldırdığı bisikleti
Ve sonrasını anlatıyor.
II. Dünya Savaşı sonundaki İtalya
Sefaletin öyküsü
Bit pazarı
Hırsızın saklandığı genelev
Her yerde yoksulluk
Tavanlara kadar dolu emanet bürosu
Fakir insanların yüzlerindeki gerginlik
Sıtkı Hocam
Benim babam maden emekçisiydi
Karların kalktığı Mart ayında Toroslara giderdi.
Kasım başlarında tekrar dönerdi
Çocukluğum ve gençliğim
Yılda 8-10 ay babasız geçerdi.
Beni sevdiğini bilirdim.
Ama hayatı paylaşamadık
Belki de bu yüzden
Çocuklarımla çok sık vakit geçirmeye çalışırım.
İki elim kanda olsa Pazarları aileme ayırırım
Her akşam aynı masada yeriz.
Yemekten sonra hanım kahve yapar
Hergün kızımla sohbet ederiz
Oğlanla her akşam tavla oynarız.
Sıtkı kardeşim
Sen küçüktün hatırlamazsın.
Her küçük çocuğun ilk kahramanı babasıdır
O kahramanı yok etmemek lazım
Ama hayat öyle değil
De Sica filmde bize anlatıyor
Bir tokat gibi insanın yüzünde patlıyor
Çocuğunun gözünde hala kahraman olan baba
Yakalandıktan sonraki çaresizliği
Kalabalık tarafından linç edildiği
Aşağılandığı sırada küçük çocuğun tüm olanları gördüğü
Ve babasını korumaya çalıştığı
Çocuğun kahraman olarak gördüğü babasını
Kurtarmak için ona koşması, sarılması
Çaresiz babanın oğlunun gözleri önünde rezil olduğu
Gururunun kırıldığı en son sahnesi
Acı, çok acı
……..
Çocuğunun gözünde hala kahraman olan
Her babaya inceden koyan bir sahne
Boğazın düğümlenir
Herkesin evladı var Sıtkı kardeşim
İnsanın kalbine dokunuyor
Beynine işliyor
Nadir AVŞAROĞLU
Kasım – 2015