Sıtkı Hocam, sen küçüktün hatırlamazsın
Bir Rumeli türküsü vardır
“Kızılcıklar oldu mu”
Türkünün ikinci beyiti güzeldir
“Gönderdiğim çoraplar ayağına oldu mu ?”
Ekteki türkü her şeyi anlatıyor.
Kız sevdiğine çorap örüyor
Merak ediyor
Soruyor
Gönderdiğim çoraplar ayağına oldu mu ?
Bilirsin Sıtkı kardeşim
Bir kız
Bir oğlana
Bir şey ördü mü
Gönlü var demektir.
Türkü,
Rumeli türküsü
Her şey var.
Aslında kız güzel
ve seviyor.
Sevdiğine çorap örüyor.
Onu düşünüyor.
Merak ediyor
Soruyor
“Gönderdiğim çoraplar ayağına oldu mu?”
Türküde bii acaip
Amerikan izci marşı gibi
İki küçük drum
Bir trompet
İki akustik gitar
Bil bakalım kim söylüyor
Gönderdiğim çoraplar ayağına oldu mu ?
Sıtkı Hocam,
Bir kız sevdi mi
Sevdiğine bir şey örer.
Çorap örer, iç fanilası örer
Kazak örer, atkı örer
Bir kız sevdi mi
Sevdiğine mutlaka bir şey örer.
Gözlerinin rengi akar ipliğe.
Ördükçe, milim milim uzatmaktır sevgi
Bu yüzden ören ellerin sıcaklığı
Örülen atkıya, kazağa, çoraba geçer.
Hissedersin.
Sıtkı Hocam,
Bir kız sevdi mi
Sevdiğine bir şey örer.
Sevdiğin kızın ördüğü her ilmekte
Sevgi vardır, aşk vardır, ilgi vardır, emek vardır;
O çorabı giyince, o kazağı giyince, o atkıyı takınca
Ayağın ya da boynun değil
Kalbin ısınır….
Her kadının bir kere bile olsa hediye etmek amacıyla
Sevdiğine bir şey örmüştür.
Sevdiği askere gitmeden, okuldayken, işteyken
Özenle seçilmiş renklerle bir şeyler örülür.
Aslında örülen bu şey, sevdiğine alınan klasik hediyeler tükenmiş
Sırada “en özel ne hediyesi verebilirim”
Düşüncesiyle ortaya çıkan, özel bir şeydir örülen.
Gönderdiğim çoraplar ayağına oldu mu ?
Bu örgünün en mahrem yanlarından birisi de bir erkek için yapıldığı belli olduğundan, evde anneden ve kardeşlerden gizli bir şekilde örülmesidir. Onun için emek yoğundur, gizlilik vardır, mahremiyet vardır, mahcubiyet vardır..
Sıtkı Hocam,
Bir kız sevdi mi
Sevdiğine bir şey örer.
Sevdiğine verilecek hediyenin
Her ilmeği, her düğümü elden geçer.
Hepsiyle en az bir kere uğraşılır.
Ören için, verilen hediye bir örgü olmaktan çıkar,
Her şeyiyle tastamam, kendiyle dolu bir hediye olur.
Hediyeyi alan kimse, buna sevinir ama,
Bu kızın heyecanı kadar da olmaz.
Hele bir de sevgilinin boynunda rüzgarla savrulup,
yağmurla ıslanıyorsa o atkı
Hele bir de her buluşmada giyiliyorsa o kazak
ve o sevgili hala elini tutuyorsa
Sımsıcaktır yüreği
Hem kızın, hem oğlanın
Hocam, sen küçüktün hatırlamazsın
Ben o zamanki nişanlımın
Şimdiki eşimin bana ördüğü atkıyı
Hala saklarım.
Nadir AVŞAROĞLU
Kasım – 2015