Sıtkı Hocam
Bu akşam evde
Çerez vardı
Karpuz soğuktu.
Çok içtim.
En sevdiğim olaylardan birisi de bu Hocam
İnternette gezinirken, fonda you tube olacak
Eskilerden parçalar çalacak
Sen gezinirken saatlerce fonda olacak
Kafanı dağıtmak için bazen bakacaksın
Geçmişin güzel günlerine dalacaksın.
https://www.youtube.com/watch?v=vkCYMhAr-_0
Ben de bugün internette gezindim
Geçmişe daldım.O buğulu gözlerde
Delikanlı yıllarımı aradım.
Dediğim gibi Hocam
Yarının Pazar olmasına güvendim
Çok içtim.
Yarın bu yazdıklarımın
Hepsini külliyen inkar ederim.
Moon River videosunda Audrey Hepburn vardır, hocam
Emin ol, dünyanın en güzel kadını değildir.
En çekici
En seksi kadını da değil.
Ama;
Hani eski ve ünlü bir Acem şairinin dediği gibi,
“Bakışından süzülen, işvene hayran olayım”
Sözü var ya.
Ahan da budur
Bu ……
Audrey Hepburn’de;
Zarafet
Asalet
Ama soğuk olmayan bir asalet
Duruş
Asillikten çok öte bir duruş
İncelik
Kibarlık
Yapmacık değil, içten gelen bir kibarlık
Doğrudur Sıtkı Hocam,
Audrey dünyanın en güzel kadını değildir.
Ama;
Kuğu gibi bir fizik
Narin
Ürkek bir güvercin gibi narin
Nazlı
Kırılgan
Başında zarif bir eşarp
Büyüleyici ve seyre dalınası
Dünya üzerine gelmiş en zarif kadınlardan biridir,
Sıtkı Hocam
En başta söylediğimi
Bir kez daha söyleyeyim
Çok içtim, bu yazdıklarımın çoğunu
Yarın inkar ederim.
Ama, Audrey Hepburn;
Peri kızı edasıyla
Beni benden alan
Küçük bir kız çocuğu edasıyla
İyi ki varmış dedirten
O hınzır bir gülüşüyle
O ışıltı saçan gözleriyle
En masum bakışı,
Ve en tatlı gülüşüyle
Yardıma uzanmaya hazır narin elleri
Kalın kaşın bir kadına bu kadar yakıştığı
Yeryüzünde kısa saçın bir kadına bu kadar yakıştığı
Başka bir şey, başka bir kadındır.
“Roma Tatili”ndeki Prenses Ann
“Savaş ve Barış”ın Natasha’sı
“My Fair Lady”in Eliza’sı
Filmlerini izlerken
Pause yapılası
Güzelliğini ve tapılası ifadesini
Seyretmeye doyamayacağın yaratık
Çocuksu
Şirin
Komiksi stili
Tüm zamanların en masum yüzlü aktrisi,
Sıtkı Hocam
Audrey Hepburn;
İç çekilesi
Uzun uzun bakılası
Anlatılamaz sadece izlenesi
Siyah beyaz fotoğrafın en çok yakıştığı
Dokunsan kırılacak, baksan bozulacak olması
Giyim tarzı, makyajı, güzelliği ve zarafeti ile hep taklit edilen
Neyinin bu kadar özel, güzel, zarif olduğunu anlayamadığım
Audrey Hepburn;
O küçük küpeleri
Kolunda asılı çantası
Diz üstü giydiği eteği
Siyah topuklu ayakkabısı
Sayın Hocam
Sıtkı kardeşim
Her yaşın ayrı bir güzelliği varmış derler
Audrey bunun en büyük kanıtlarından biridir.
Yaşlılık günlerinde bile zarafetinden kaybetmeyen
“Bir insan bu kadar mı güzel yaşlanır” dedirten
Kendisine karşı hislerimin toplamının
Beğeniden de öte olduğu kadın
Sonsuza dek benim için Eliza Doolittle olarak kalacak
Her zaman benim “My Fair Lady”im olacak
Dik yürüyüşü, bir kuğuyu andıran boynu ve zarafetiyle
Kendine sonsuz güvenen, iç huzuru bulmuş bir kadın
İçinde her zaman bir hüzün taşıdığına inandığım
Lavanta kokulu eski zaman elbisesi.
En güzeli onun kadar sevilmedi…
Sıtkı Hocam
Bir de küçük bir hatırlatma yapmak isterim
Şarabı kupaj içeceksen
Boğazkere, Öküzgözü kupajı içeceksin
Bardakta biraz bekleyecek
Havalanacak
Moon River’ı dinleyip
O gözlere bakacaksın
Velhasılı
Çok içtim
Yarın Pazar kahvaltısında ayıktığımda
Tüm bunları yazmadığımı söylerim
Hele bir de eşim duyarsa
Yemin billah inkar ederim
Ama,
Audrey Hepburn ……..
Nadir AVŞAROĞLU
Haziran – 2018