25Ara2024

Paylaş

KAYBOLAN MADENCİLİK KÜLTÜRÜ 03 : FARELER ve İNSANLAR

HAYVANLAR ve MADENCİLER SERİSİ III

 

 

Soma Kömür İşletmeleri firmasına ait ocakta geçen 13 Mayıs 2014 tarihinde yangın sonrası meydana gelen faciada 301 kişi hayatını kaybetmiş, 486 kişi de kurtulmuştu. Faciayla ilgili olarak yapılan savcılık soruşturma raporu sonuç bölümünde; ocaktaki karbonmonoksit gazı seviyesinin sensörlerin en üst sınırı olan 500 ppm’e defalarca çıktığı tespit edildi. Faciadan yaralı kurtulan 3 çocuk babası Mehmet Ali Dinçer, yaklaşık 9 yıldır madende çalıştığını belirterek, olay günü yaşadığı korku dolu anları şöyle anlattı:

 

Ocaktaki karbon monoksit gazı ölçümünde her ne kadar modern cihazlar kullanılsa da fareleri de izlediklerini söyledi. Madende sık görülen farelerin, son bir haftada görülmediğini belirten Dinçer, “Bizim meslekte bir söylem vardır, Farenin yaşadığı yerde insan da yaşar. Biz hayatta fareyi öldürmeyiz. Çünkü onların bize zarardan çok faydası vardı. Onları gördüğümüzde havanın temiz olduğunu bilirdik. Ama ben son günlerde hiç fare görmedim” dedi.

 

Geçtiğimiz günlerde yine bir internet sitesinde rastladım. Yazıda şöyle deniliyordu; geçtiğimiz hafta Kamu Gözetimi Kurumundan yetki almış bağımsız denetçilerin zorunlu eğitimi vardı. Bağımsız denetçiler, zorunlu olarak belirli bir süre eğitim almak zorundalar. Dolayısıyla yılın son ayında biz de bu eğitime katılıp bilgilerimizi tazeleme ve yeni bilgiler edinme fırsatı bulduk.

 

Denetim dersini veren hocamız Prof. Dr. Necdet Sağlam, denetim amacıyla kömür madeni ocaklarına gittiğini ve yaşadıklarını anlattı. Hocamız ve ekibi, Bağımsız Denetim çalışmasına katılmak üzere bir madencilik şirketine giderler. Evrakların incelemesinden sonraki aşamada madene gidip işçilerle birlikte kömür ocağına girmeye karar verirler. Çağdaş maden ocaklarında havadaki karbon monoksit gaz düzeyini hassasiyetle ölçen aletler vardır. Bunun yanı sıra bazı hayvanlardan yararlanılır. Tıpkı denetim hocamın görüp, şaşırdığı gibi. Hocamın anlattığına göre;

maden işçileri yerin 600 metre altına fare götürmüşler ve onları sürekli olarak beslemişler. Hatta fareler, onların gelişini bekler olmuşlar. Neredeyse her daim onlarla, yan yana çalışmışlar. Madenciler de farelerin davranışlarını gözlemleyip bir gaz tehlikesi olup olmadığını kontrol etmeye başlamışlar. Fareler garipleşip ortadan kaybolunca,

tehlikenin gelmekte olduğunu sezip dışarıya çıkmışlar. Farelerle insanların arkadaşlığı, işbirliğine dönüşmüş.

 

Madenler, madenciler ve fareler. Yeraltında oluşan/oluşturulan başka bir ortak yaşam. Kömürün endüstride kullanımı, kömürün mekanize üretimi ile birlikte, kısacası sanayi devriminden sonra yerin yüzlerce metre altında birbirleri ile ilintili birçok yaşam türü gelişti. Bunlardan bir tanesi de madenci ile “sıçan”ın hikayesi.

 

Madenlerle ve madencilerle uzun bir tarihsel bağlantısı olan başka bir hayvan da maden faresi ya da faresiydi. Tüm dünyada İngiltere Galler’de, Amerika Colorado’da, Zonguldak’ta, Soma’da tüm madenciler fareler madeni terk ettiğinde bunun yaklaşan bir felaketin habercisi olduğu konusunda hemfikirdi. Geçtiğimiz yüzyılın başında Amerikalı madencilerin çoğu bu inanca sahip, bazıları öyle bir dereceye kadar ki, fareler veya sıçanlar madenciler tarafından besleniyor ve evcil hayvan muamelesi görüyordu.

 

Kaliforniya ve Montana’daki Galli madenciler de firar eden farelerin uğursuz olduğuna inanıyorlardı. Sıçanlardan nispeten daha zayıf bedenlere sahip olan beyaz fareler

(kobay) ya da hamster’lar madencilerle birlikte yerin altında yıllarca kömür ürettiler. 1800’lerin sonunda Galler’deki kömür havzalarında karbon monoksite karşın kanarya beslerken Colorado kömür madenlerinde kanarya gerçek bir kanarya değildi. Çoğu zaman, Centennial State madencileri, normalde kömür madeni kanaryaları tarafından

yürütülen işlevleri yerine getirmek için farelere güveniyorlardı.

 

Colorado kömür sahalarının yeraltı dünyasında fareler ve insanlar arasındaki olağandışı ilişkiyi tartışmadan önce, hayvanların nasıl olup da madencileri yaklaşan tehlikeye karşı uyaran alarm sistemleri haline geldiğine bakmakta fayda var. Thomas

G. Andrews’in Colorado kömür madenciliği tarihinin en önemli yayını olan Killing for Coal’a (Harvard University Press, 2008) göre, tarla fareleri ve ev fareleri, madenlerde yük çeken katırlarının geride bıraktığı yem izini takip ederek maden kuyularından aşağı indiler. Madenin derinliklerine yerleştikten sonra, tek bir dişi fare bir yılda 150 yavru doğurmaya başladı. Gelişen süreç içinde fare kolonileri, yemeklerini madencilerin öğle yemeği kovalarına dayandırdı.

 

Binlerce fareyle karanlık bir madenin derinliklerinde kapana kısılma düşüncesi birçok insan için ürkütücü olurken, madenciler oluşturdukları bu ortak yaşamdan son derece mutlu oldular. Yerin yüzlerce metre altında fareler madenin havasındaki “zehirli gazlar” olarak bilinen değişikliklere karşı oldukça hassastı. Fareler uyuşuk göründüğünde, madenciler sorunun geldiğini anladılar.

 

Colorado maden fareleri ayrıca geleneksel maden kanaryalarının sahip olmadığı bir kaliteye sahipti; son derece iyi işitme. Fareler beklenmedik bir şekilde dağıldıklarında, bu, maden kerestelerinin kuyuda bir yere çarptığı veya bir çatının çökmesi an meselesi olduğu anlamına gelmekteydi. Fareler ve insanlar bu kadar dar bir alanda hayatta kalma mücadelesi verirlerken, bu iki türün bazı sıkı bağlar oluşturması şaşırtıcı değil. Birçok madenci farelerle arkadaşça bir ortak yaşam geliştirdi, hatta onları adlandırmaya ve beslemeye başladı. Yemek saatlerinde madenciler öğle yemeklerini kemirgen arkadaşlarıyla sık sık paylaştılar.

 

Andrews, farelerin madencilere anavatanlarının kırsal köylerinde geçmiş günleri hatırlatmış olabileceğini öne sürüyor. Ayrıca, küçük farelerin, aksi takdirde karanlık ve olağanüstü derecede tehlikeli madenlere bir ışık ve yaşam belirtisi olduklarına dikkat çekiyor. Colorado farelerinin Colorado madencileri için inanılmaz derecede önemli olduğuna ve kömür madeni kanaryalarından daha iyi performans gösterdiğine şüphe yok.

 

Yazımızı yine bu topraklardan bir haber ile bitirelim. Bir mülakatında, Maden-İş Sendikası Batı Anadolu Şube Başkanı Ekrem Fedai, yerin yüzlerce metre altında çalışan madencilerin, grizu ve benzeri gazların verebileceği zararların önlenmesi için teknoloji kullanımının yanı sıra farelerden de yararlandıklarını bildirdi. Farelerin, kömür üretimi gerçekleştirilen mezar büyüklüğündeki “Ayak’larda çalışan madencilerin sigortası olduğunu söyleyen Maden-İş Sendikası Batı Anadolu Şube Başkanı Fedai, farelerin grizu başta olmak üzere benzeri gazlara karşı çok hassas olduğunu açıkladı. Açıklamasında; “Madenciler, muhtemel bir gaz tehlikesinde anında ortadan kaybolan fareleri sürekli kollarlar. Ocakta bir gaz yayılması durumunda, fareler asla ortalıkta görünmezler. Kütahya Tunçbilek Garp Linyitleri İşletmesi’nde çalışan maden işçileri bu duruma defalarca şahit olmuştur. Yer altı kömür ocaklarında teknolojik tedbirlerin yanı sıra farelerden de yararlanılmaktadır. Önümüzdeki günlerde bilim adamlarının bu konuyu araştırmaları için ilgili akademik çevrelere müracaatta bulunacağız”“dedi.

 

Madenlerdeki farelerin hazin hikayesi de böyle.

 

Kanaryaların ortaya çıkmasından önce madenciler, madenlerde, özellikle madenin midillileri için saman ve yem tutulduğu yer altı ahırlarında bol bulunan farelerin davranışlarını izlediklerini uzun zamandır biliyorlardı. Madenciler bir bölgeden uzaklaşan fareler gördüyse veya ölü fareler bulduysa, bu kesin bir gaz işaretiydi. Kanaryalar hızla yakalandı ve 1900’lerin başında, keten, kızılkuyruk ve güvercin gibi diğer kuşlarla birlikte dünyanın dört bir yanındaki madenlerde kullanılıyorlardı. 1914’te Amerika Birleşik Devletleri Maden Bürosu, karbon monoksite maruz kaldığında hangisinin daha hızlı ve en görünür şekilde tepki verdiğini bulmak için bir dizi küçük hayvanı test etti. Ne yazık ki sarı kanarya kazandı, ardından beyaz fareler, ardından tavuklar, köpekler izledi. Ardından, güvercinler, serçeler, kobaylar ve tavşanlar.

 

Nadir AVŞAROĞLU

Maden Mühendisi

Aralık – 2021

 

 

KAYNAKÇA

 

Habertürk Gazetesi, “Facianın geleceğini fareler hissetmiş”, 23.05.2014

 

TREMBATH Brian K, “Colorado Kömür Madencileri İçin Kömür Madenindeki Kanarya Aslında Bir Fareydi”, Araştırma Haberleri, Colorado Kömür madenciliği Tarihi Belgeseli, 29 Nisan 2020

 

 

 

 

Blog yazıma tepki göster
Harika
0
Harika
Beğendim
0
Beğendim
Haha
0
Haha
Beğenmedim
0
Beğenmedim
Güzel
0
Güzel
Anlamadım
0
Anlamadım

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir