Sıtkı kardeşim sen küçüktün
Hatırlamazsın,
TRT’nin siyah beyaz günlerinde
Rafaella Carra vardı.
İtalyan televizyonundan alınma yıllarca sürmüş bir şov.
Dört beş yıl, siyah beyaz ve
Tek kanal TRT’nin en önemli şov programı;
“İtalya’dan Müzik”
Uzun ve güzel bir rüya.
Çok hızlı bir jenerik
Ele avuca sığmayan Rafaella Carra
Ufak, kısa boylu
Sarışın
Siyah naylon çorap
Mini etek
Bir an bile durmayan
Rafaella Carra
Arkada kalabalık bir dans grubu
En az onun kadar hareketli
Genellikle kızlardan oluşan dans grubu
Geniş bir orkestra
Oysa biz öyle alışmamıştık
Her zaman TRT’de
Döpiyes giymiş teyzeler gören
Müzik ve koro kavramı;
Kültür Bakanlığı Tasavvuf Musikisi Korosundan
İbaret sanan bir delikanlı
Siyah çoraplı
Mini etekli
Fıkır fıkır
Rafaella Carra
Merak ederim.
70’lerin İtalya’sında bu kadar popüler miydi?
Bizden başka seyreden ülke var mıydı?
Ama Rafaella bir başkaydı.
Rafaella Carra
Sarışın
Dar elbiseli,
Mini etekli
Güzel bacaklı
Yıllar geçti
Hala aklımdadır,
Ama o hiç aramadı
O bir vefasızdı
O bir hayırsızdı
Neden gönül arıyor.
Sıtkı Hocam sen küçüktün
Hatırlamazsın,
Delikanlılıkta;
“Orta yaştaki kadınlardan hoşlanılır” denilir.
Benim delikanlılığımda hep İtalyan kadınları vardı
TRT’den kaynaklanıyor olsa gerek.
Birçok İtalyan filmi,
Birçok İtalyan show programı vardı.
Sofia Loren
Torun sahibi
Ammmmmaaa
Cami de, mihrap da ….
Torunu var
Varsın olsun
Bir de; Claudia Cardinale vardı.
O zamanlar teyzemin kızı
HEY Dergisi alırdı.
Sanki her hafta mecbur gibi
Claudia Cardinale vardı.
Ben bir delikanlıyken
O orta yaşta bir İtalyan dilberi.
Sıtkı kardeşim sen küçüktün
Hatırlamazsın,
Bu anlattıklarımın üzerinden
30 yıl geçti
Ne ben de delikanlılık kaldı
Ne de Claudia piyasada görünüyor
Yıllar geçti.
Delikanlılığımın üstünden
Ama bayağı yıl geçti
En son gençliğimde gördüğüm
Claudia Cardinale’yi hala hatırlarım
Terk etmedi hayali beni
İstanbul Film Festivali için ülkemize gelmiş
30 yıl sonra
Benim delikanlılığımın üstünden
30 yıl geçmiş
İstanbul Film Festivali için
Claudia Cardinale gelmiş
30 yıl sonra tekrar gördüm
….
..
.
Keşke gelmeseydi.
Nadir AVŞAROĞLU
Mayıs – 2016