Sıtkı Hocam sen küçüktün
Hatırlamazsın,
Bir Anadolu geleneğidir. Anadolu’da insanlar sabahları çorba içer. Çünkü çay dediğin olay, 1950’lerden sonra Anadolu toprağında ekilir olmuştur. Çay ve kahvaltı kavramı da bu tarihten sonra vukudur.
Sıtkı Hocam sen küçüktün
Hatırlamazsın,
Biz küçükken köye giderdik. Dedem sabahları erken kalkar, tavukların altından yumurtalarını alır. Kahvaltı sırasında da tarhana içilirdi.
Kahvaltı bir şehir geleneğidir.
Küçükken yayladan ayva gelir, çürümesin diye ayva reçeli yapılır. Sabah okula giderken Sana Yağı’nı ekmeğe sürer, üstüne ayva reçeli sürerdim. Bütün ömrüm ayva reçeli yiyerek geçti. Bir kış da çilek ya da vişne reçeli yapılmazdı. Yaylada bahçemizden toplanan ayvalar çürümeye yüz tutmadan kavanozlar dolusu ayva reçeli yapılırdı.
Bir de peynir. Babam ucuz olur diye köyde peynir yaptırırdı. Ağzı leğimlenmiş teneke kutularda koyun peyniri. Kilolarca. Tuzlu peynir. Akşamdan annem teneke kutudan çıkarır, peyniri dilimler, bir geniş kasede suya yatırır, sabaha kadar tuzun gitmesini beklerdik.
Belki şimdi arasan bulamazsın. Ama hayatım boyunca nefret ettim, hala yemem. Bütün çocukluğum ve gençliğim; Sana Yağı ve ayva reçeli, suyun içinde nerede ise erimiş beyaz peynirle geçti,
Sıtkı Hocam sen küçüktün
Hatırlamazsın,
Büyüdüm. Adam oldum. Elim para tuttu. Çocukluğumdaki kabustan kurtulmak için şimdilerde evimde muhteşem kahvaltılıklar bulundururum. Kahvaltının her türünden olur. Zeytin, peynir, reçel türü kavramlar hem de birden çok olur. Ben beyaz peyniri severim, kızım tulum peynirini, oğlan tostunu kaşarlı sever, bazen Ezine peyniri ya da Mihalıççık peyniri de alırım. İki farklı tabak peynir, farklı tatlar. Hala en sevdiğim lokma; içinde kekik olan sızma zeytinyağına büyük bir ekmek lokması bandırdıktan sonra iri bir parça beyaz koyun peyniri ağzıma atmak.
Turgut Uyar yazmış;
Yemek üstüne ne düşünürsünüz bilmem ama,
Mutluluğun kahvaltıyla bir ilgisi olmalı..
Pazar sabahı hanım masanın karşısında olacak
Çocukların yanında olacak
Ortada menemen olacak
Kekik gezdirilmiş yeşil ve siyah zeytin olacak
4-5 farklı tat peynir olacak
Sen neşeli olacaksın….
Hakkaten de
Bu tablonun mutlulukla bir ilgisi olmalı
Bu tablo kahvaltıyla bitmez.
En az 5-6 çeşit gazete
Televizyonun karşısındaki kanepe
Televizyonda Haşmet, Hıncal, Yaşamdan Dakikalar
Hanımın elinden orta şekerli kahve
En iyi kahvaltı
Sabah portakal suyu ile başlar,
Masada çay ile devam eder.
Salonda kahve ile son bulur.
Sıtkı Hocam,
Bu bir aile adetidir.
Bu bir Pazar geleneğidir.
Bu bir özel aile ayinidir
Evin babası olarak beni şımartmak düşüncesine temellenmiştir.
Kahvaltı önemlidir Sıtkı Hocam
İnsanın hayatı bir başka sevmesine neden olur.
Daha önce yazdığım gibi,
Babamın evinde uzun yıllar boyu o tuzlu peynir,
Akşamdan ıslatılır, sabah benim zorla yemem istenirdi.
Belki de o yüzden ben çok uzun süre
Ömrümü o muhteşem beyaz peyniri aramakla geçirdim.
Bazen buldum, ellerimden gitti
Bazen kaybettim, hayıflandım
Ama hala ararım.
En iyi
En leziz
Beyaz peyniri bulmak bir zanaattır.
Sıtkı Hocam sen küçüktün
Hatırlamazsın,
En iyi beyaz peynir koyun sütünden olur.
Biz Çukurovalıyız.
Bizim oralarda 100 yıl öncesine kadar göçerlik vardı.
Göçerler küçükbaş hayvan beslerler.
Dağ, dağ dolaşıp
Hayvanlara kekik yedirdiklerinden
Sütleri ve peynirleri kıvamlı olur.
Sıtkı kardeşim
En iyi beyaz peynir
Koyun peyniridir
En lezzetlisi
Domatesle yenir.
Rakı masasında olur.
Belki herkesin damak tadına göre değiştiği söylenir ama kişisel favorim sert tam yağlı beyaz peynirdir. Hele ki, bir duble buzlu rakı içip ardından peyniri götürürseniz damağınızda hafif bir yağ tadı da bırakır ki, hele de yanında kabukları soyulmuş, üzerine de zeytinyağı ve pul biber eklediğiniz domatesi de ardından hüplettiğinde bir de fonda bir uzun hava… Çıkayım dağlara kurd yesin beni….
Ancak bu peynir hayvanların değişmesi ve otlaması ile tat değiştirir. Müptelası uzun yıllar bu muhteşem tadı arar. Ömrünü bu tadı aramaya adayanlar dahi vardır.
Sıtkı Hocam, mesela beyaz peynirle madenciliğin yakın bir alakası vardır. Bazıları ömrünü iyi bir maden ya da damar bulmak için feda eder. Bulduğu ile yetinmez. Ya tenör düşüktür, ya damar incedir, ya fay cevheri derinlere atmıştır. Ancak bu tür madenciler yine de o madenden vazgeçmezler.
Beyaz peynir de böyledir. İyi beyaz peynir arayan bazı tipler vardır. Bunlar öğretmen okulu mezunu, emekli edebiyat öğretmeni kıvamındadır. Bunlar beyaz peynir konusunda çok hassas olurlar ve her yerden beyaz peynir almazlar. Ama buldukları yerleri de sürekli değiştirirler. Bir dönem köşedeki bakkal süper olur, sonra bozar. Bir dönem köşedeki süpermarket iyidir ama bir süre sonra mandırayı değiştirdiğinden orası da bozar. Bir ara arka sokakta bir peynirci açılır, bir-iki ay oraya devam edilir. Sonra orası da kesmez. Bütün bir ömür kahvaltı sofrasında beyaz peynir kritik ederek geçer ve aslında hoş bir durumdur bu. Çünkü beyaz peynir hakikaten önemlidir ve iyisi süper olur.
Sıtkı kardeşim sen küçüktün
Hatırlamazsın,
Hayatın bir nevi mucizesi olan beyaz peynir
Ne yazık ki ülkemizde standart olmadığı için
Indiana Jones’un kutsal kaseyi aradığı misal
O kutsal peyniri hala arar durursun.
Aslında aradığım beyaz peynir midir ?
Aradığım çocukluğumdan beri aranan tatlar mıdır ?
Aradığım ailemle birlikte saatleri paylaşmanın mutluluğu mudur ?
İnsan arar
Bir ömür böyle geçer…
Sıtkı Hocam,
Yemek üstüne ne düşünürsün bilmem ama,
Mutluluğun kahvaltıyla bir ilgisi olmalı….
Nadir AVŞAROĞLU
Ekim – 2014