Asıl sıkıntı şu;
Sıtkı Hocam
Yıllar geçiyor
İnsanoğlu yaşlanıyor
Yılların geçmesi ile birlikte
Senin sevdiğin, önemsediğin
Hayranlık duyup, beğendiğin
Birçok değer de giderek azalıyor
İnternette gördüm
Leonard Cohen ölmüş
Oysa gençlik yıllarımda sevmezdim
Hatta dinleyenleri kınardım.
Deep Purple, Iron Maiden, Led Zeppelin varken
Bir insan müzik adına daha ne arayabilirdi
Başka kimi dinleyebilirdi …
Ancak yıllar geçtikçe
İnsanoğlu giderek muhafazakârlaşıyor
Yaş 50’yi, geçti, artık beğeniler de değişti
Şimdilerde New Age, Dire Straits, Sting, Bob Dylan dinliyorum
Eric Clapton’a nerede ise tapıyorum
Dedim ya yaş ilerledikçe
İnsan daha da yumuşuyor
Daha tutucu bir hal alıyor.
Leonard Cohen de bu türün son halkalarındandı.
Sonsuz sükunet,
Eşsiz bir dinginlik,
Engin bir bekleyiş,
Kasvetli bir dokunuş,
Hüzünlü bir ağıt.
Leonard Cohen.
Belki de Sıtkı Hocam
Leonard’ı anlamak için
Ellisine merdiven dayamak gerekiyormuş
Şarkılarından haz almak için.
Birikmişlik, yaşanmışlık arttıkça
Ne demek istediği de daha iyi anlaşılıyor sanki.
Yaptığı müzik o kadar sakin
Yavaş ve huzur doludur ki,
Parçaları daha çok şarkı olarak değil
Şiir okur gibi seslendirir
Boru gibi sesine rağmen
Şarkılarını son derece duygulu yorumlayan,
Harika şiirler ve şarkı sözleri yazan,
Çalışırken, okurken, dinlenirken
Sanatıyla, sözleriyle, müziğiyle iyi giden biriydi
Yaşlanmanın kötü tarafı şudur
Sıtkı Hocam
Değer verdiğin, önemsediğin
Kendine ait hissettiğin
Bir parçan olarak kabul ettiğin
Kendini onunla ifade ettiğin
Tüm değerler bir bir elinden gidiyor
Önemsediğin değerlerin yerin yeni değerler alıyor
Senin önemsediğin mekanlar, beğeniler, kültür
Yerini genç kuşağın değerlerine bırakıyor
Ve bu değerleri yaratan kişiler
Birer birer kayboluyor
Gitti.
Leonard Cohen de gitti
Leonard Cohen de o güzel atlara bindi
ve gitti
Güle güle usta
Güle güle
Yolun açık olsun
Yattığın yer ışıklarla dolsun
Yıldızlar yoldaşın olsun
Uğurlar olsun
Yeter ki Fidel’e birşey olmasın
Nadir AVŞAROĞLU
Kasım – 2016